İmeceLab'in İlk Mesele Süreci: Kentsel Hareketlilik
imeceLAB’in birinci mesele süreci, İstanbul Hollanda Başkonsolosluğu’nun ana partnerliğinde, “Akıllı ve Sürdürülebilir Kentsel Hareketlilik” teması ile başladı. Birinci mesele sürecinin açılışında düzenlenen toplantıya Zorlu Holding Yönetim Kurulu Üyesi Emre Zorlu, imece Direktörü Buğra Çelik ve Hollanda’nın İstanbul Başkonsolosu Bart van Bolhuis de katıldı.
Günümüzde iş, eğitim, sağlık, sosyalleşme amaçlı yolculuklardan dünya çapında göç dalgalarına kadar, her alanda hareketlilik seviyesi yükseliyor. Kentsel nüfusun hızla büyümesi, ulaşım hizmetlerine olan talebin artması, dünya çapında otomobil sahipliğinin yükselişi ve sektörel dönüşümler gibi nedenlerle hareketliliğin arttığı günümüz şehirlerinde yaşayan nüfus, gündelik hareketlerini gerçekleştirmede “akıllanmanın” yollarını arıyor. imeceLAB’in birinci mesele süreci, kentlerin gündelik hareketliliğinin değişen iklimine büyük ölçüde maruz kalan farklı ekonomik, sosyal ve kültürel gruplardan gelen bireylerin ihtiyaçlarına odaklanıyor.
Bu mesele sürecinde Orenda ekibi olarak bulunduk, Düşük Karbonlu Kent İçi Hareketlilik ve Sürdürülebilir Kentsel Ulaşım meselesi kapsamında bir çözüm önerisi geliştirdik; Zincir.
Zincir Nedir? Zincir, İstanbul’daki 177 kilometrelik bisiklet yolunun tanıtımını yaparken bu yolların entegrasyonu için alternatifler sunan ve aynı zamanda öğrenciler için paylaşımlı bisiklet ağları yaratan bir platform. Bu platform ile bisiklet kullanarak ulaşımın mümkün olduğu yerlerin daha çok kişi tarafından bilinmesi sağlanıyor ve mevcut bisiklet kullanıcılarının dahiliyeti ile büyük bir bisiklet zinciri oluşturuluyor. Bu zincir içerisinde rota ve bilgi paylaşımları yapılıyor. Üniversite öğrencilerine paylaşımlı bisiklet ağları oluşturmayı hedefleyen platformun içinde kişiler kullanmadıkları bisikletleri makul ücretlendirmelerle paylaşabilecekler, bu sayede bisikleti olmayan öğrenciler de bu platformda yer alabilecekler.
Neden Zincir? Orenda ekibi olarak yaptığımız anketler ve araştırmalar sonucu, İstanbul’da bulunan bisiklet yollarının yeterince tanıtılmadığını ve diğer ulaşım yolları ile entegre bir düzene sahip olmadığını fark ettik. Bununla beraber üretmeyip paylaşma prensibi ile kullanılmayan bisikletlerin paylaşımlı ağlarla kullanılır hale getirilmesinin öneminin kentsel hareketlilikte bisiklet kullanımı için yadsınamaz olduğunu düşünüyoruz. Geleceğin araç sahipleri öğrenciler ile yaratacağımız çevreci ulaşım algısını sonraki nesillere yansıtabileceğimize inanıyoruz.